Kayıtlar

Temmuz, 2013 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Zagreb 1

Resim
Ne kadar kaldım : 2 gün Nerede       "      : House Hostel, (Otobüs terminaline 10 dk) Gezilesi yerler envanteri: Aşağı Şehir (Donji Grad), Mimara Müzesi, Yukarı Şehir (Gornji Grad, ünlü müzelerinin bir kısmı burada), Katedral, Dolac pazarı, bilimum ara sokaklar Neden gidilmeli: Otantik! Dünyanın en eski şehirlerinden biri ve tarih üst üste binmiş.Orjinalliğini korumuş, atmosferi güzel, binalar,caddeler, ara sokaklar görmeye değer ve her köşesinden ilgi çekici şeyler çıkıyor. Müzeleri son derece yaratıcı ve turistler için herşeyi son derece kolaylaştırmışlar. Pahalı mı? : Dubrovnik'ten kesinlikle ucuz. Yemek ve hediyelikler Türk parasına göre bir tık pahalı ama fahiş değil. 3 kuna:1 TL şeklinde aklınızda tutabilirsiniz. Euro almıyorlar. Özgün yemekler: Yok denecek kadar az. Struckli diye bir tatlıları var. Özgün içkiler: Hırvatistan genelinde Karlovacko ve Ojuzsko biraları İki günden fazla kalsak sıkılır mıyız? :   Sanmam. Ne zaman g...

Sarajevo (Saraybosna)

Resim
Başçarşı 10 Haziran sabahının 06.00'ında vardığım Sabiha Gökçen'de yarı uyur yarı uyanık geçen 3.5 saatin ardından Sarajevo'ya varmam sadece 1.5 saat sürmüştü. Jetlag'in değil ama uykusuzluğun kazanına düşmüş halde, en poker suratımla havaalanına indim.Yol arkadaşlarımın çoğunluğunu çocukları Bosna’da okuyan aileler ve uyku kırıntılarımdan çalan 'öğrenci misin?' temalı bitmek bilmez sorular oluşturuyordu. Aynı homojen kafile, bütünlüğünü dış hatlar gelen yolcu bölümünün sensörlü kapısına dek garip bir şekilde inatla sürdürdü. Çeşme Yolculuğumun geri kalanını etkileyen tatsız süprizle ise bavul beklerken tanıştım. "Akıllı yurtdışı" tüm şebeke denemelerime rağmen çalışmıyordu ve değil Türkiyeyi hiçbir yeri arayamıyordum. Bu durumun bünyemde yarattığı alerjik reaksiyonla semt AVM'si genişliğindeki havaalanından çıktım. Beni havaalanından alacak arkadaşı – bu kısımdan itibaren kendisinden Djemal diye bahsedeceğim- beklerken aynı uçaktan i...

Balkanlar 101

Resim
Zagreb Taksimi- Jelalica Meydanı Gönderdiği soğuk hava kütleleri nedeniyle doğalgaza yüklendiğim, yüzeysel genel kültür tezahürü olarak yükseköğrenime dek Tito, Yugoslavya ve Bosna Katliamı gibi belli başlı anahtar sözcükler dışında fazla aklımı kurcalamayan bir coğrafya idi Balkanlar. Uluslar arası örgütler dersinde,  bu nadide kurumların tarihe geçmiş fiyaskoları literatürü çerçevesinde öğrenmiştim bölgeye ve insanına reva görüleni, iki asır değil sadece 20 sene önce gerçekleşmiş, Sevdalinka’yı  ‘gözünüze bir şey kaçmadan’ okuyamayacağınız hale getiren insanlık suçlarını... Hırvatistan ve Karadağ belki, ama Bosna’ya biraz da bu yüzden asla turistik belde gözüyle bakamadım… Şimdiki aklım olsa ilk ziyaret edeceğim topraklarken, bu yaza dek Schengen’in solmayan gülleri diye tanımlayabileceğim bazı Avrupa ülkelerini kapsayan birkaç yıllık seyahat tecrübemden sonra ancak tanışmamız kısmet oldu. Giderken Balkan turu diye yuvarladığım, döndükten sonra daha çok “post-Yugos...

Abant Gölü

Resim
Yurtdışı gezmelerinden yurtiçi seyahatleri şeridine sinyalsiz saptığım nacizane koşuşturmacamın bir tezahürü olarak, bugün ben ve üç arkadaşım Abanttaydık. Güzergaha hakim olmayışımız ve ağız birliğinden yoksun teknolojik aletler ekibimize zorunlu molalar ve rota değiştirmeler şeklinde prodüksiyon hataları olarak geri döndü ve Ankara'dan Abant'a 3 saatten biraz fazla bir sürede ulaştık. Dönüş yolunda anladığımız, yolun hakkının otoban sayesinde 1 saat 45 dakika- 2 saat civarı olduğuydu.